Bu Savaşlara Ne Gerek Var!

Dünya üzerinde en gaddar ve acımasız İsrail devlet başkanı ile birlikte birçok devlet liderleri ve yöneticilerinin kişilikleri ile insani değerlerinin sıfıra inmiş, maddi ve siyasi menfaatlerin esiri olan insanlar olduğunu büyük bir üzüntü içerisinde izliyoruz. 
Oysa Allah’ın kullarına verdiği bu güzel harika dünyayı cehenneme çevirerek insanlara cehennemi yaşatmaya ne gerek var ki. 
Bu dünya herkese yetecek, herkese yaşam imkanları verecek kadar bir lütuftur Allah’ın bağışladığı.
Bu yaşananların yanı sıra acaba bizler de bir şekilde daha fazla acımasızlıklarla karşılaşacak mıyız korkusuyla tedirgin olan bir millet olduk artık.!
Gelelim bu acımasız aç gözlü yöneticilerin kişiliklerinin tarifine.
Bunlar; Zanlarla hareket eden, İçi boş iftiralar düzen, Goy goydan öteye geçemeyen, Doğruyla yanlışı ayırt edemeyen, İyiyle kötüyü birbirine karıştıran.
Nefret diliyle, kinle ağzı salyalı böğüren, Kalbi kararmış, mühürlenmiş, Ne dediğini, nereye varacağını bilmeyen. Temelsiz, mesnetsiz laf kalabalığıyla bir şeyler söylediğini sanan.
Sürekli kaba, küfürlü, hakaret ve ithamlarda bulunan.
Üzerlerine duygu serperek karşısındakini etkilemeye çalışan, Sanki anlattıkları doğruymuş gibi şeytani bir zevk duyan, Dinlemeyen. 
Duyduğunu anlamayan, Yalanı sermaye yapan, Hak hukuk guguk deyip, zanlarını iftiralarını sermaye yapan, Soran ama sorduğu sorunun cevabını dinlemeyen, İlgili bilgi ve belgeleri merak etmeyen, araştırmayan, Sorgulamayan, Okumayan, Dinlemeyen, Önyargılılar.
Kesin inançlı, Tas kafalı, Kot kafalı, Man kafalı, 
Ne istediğini bilmeyen, Kutsal değerleri ve gerçekleri itibarsızlaştırarak bir şey yaptığını zanneden,
Böylece bir değer olduğunu, önemsendiğini sanan,
Düştüğü kirli ve zavallı durumun farkında bile olamayan,
Hasta ve problemli olduğuna asla inanmayan,
Gerçeklere kör ve sağır olmuş, Etrafı için sıkıntı ve problem, Çözümsüzlüğe doğru koşar adımlarla giden, İçinde bulunduğu, acınası durumdan habersiz olan, Sığ ve bön olan bir adamdırlar. 
Bu kişiliklerin nasıl bir ruh hali, karakteri vardır ve ona nasıl davranmak gerekir?
Bu tür insanlarla karşılaşmak tartışmak ve anlaşmak çok zor ve imkânsız gibidir.
Bu tür bir kişinin ruh hali ve karakteri, derinlemesine incelenmeyi gerektirir.
Ona nasıl yaklaşılması gerektiği ise hem sizin ruh sağlığınızı korumak hem de duruma en doğru şekilde yanıt verebilmek adına kritik öneme sahiptir.

Bu tür kişiler herkesi potansiyel bir düşman veya kendisine karşı komplo kuracak biri olarak görür ve çıkarlarına engel koyacak en büyük tehlike olacak olan gerçeği bilirler, görürler!
Kendilerini önemli bir değer olarak görür, anlattıklarını karşı tarafın doğru olduğunu sanmasını isteyerek bundan şeytani bir zevk duyanlardır. Aynı zamanda empati eksikliği ile kendi haklılığına aşırı inançlı kişiliklerdir.!
Yine bu kişilikteki insanlar, nefretle, kinle, ağzı salyalı olarak böğüren, kalbi kararmış, öfke ve kinle duygularını sürekli dışa vurgulayanlardır. Bunlar Kutsal değerleri itibarsızlaştırma çabası içerisinde kendi benlik değerini yükseltme veya başkalarının dikkatini çekme amacı taşırlar. 
Bu kibirli saldırgan dil aslında “aşağılık kompleksinin” tezahürüdür.
Çünkü derinlerde yatan kendisindeki yetersizlik hissinin dışa vurma telaşesidir. Aynı zamanda,
"Dinlemeyen, duyduğunu anlamayan", "soran ama sorduğu sorunun cevabını dinlemeyen" özellikleri, bu kişinin gerçek bir diyalog kurma yeteneğinden yoksun olduğunu gösterir. Sadece kendi monoloğunu sürdürmek ister ve karşısındakinin duygularını veya bakış açısını önemsemez.

Toplumumuzun kalbini kemiren, aklı bulandıran, diliyle fitne saçan bir tiple karşı karşıyayız:
Sürekli zanlarla konuşur
Delilsiz iftiralar atar
Küfürle, hakaretle boğar
Kendisini “haklı”, karşısındakini “yalancı” göstermeye çalışır
Yalana duygu serperek inandırıcılık kazandırır
Kalbi kinle mühürlenmiş, ağzı şeytanca lafla kirlenmiştir
Herkesi itham eder ama aynaya hiç bakmaz
En tehlikelisi: Söylediklerine kendisi bile inanır!
Kuranı kerimde bu tip insanlar için yapılan tanımlar ise şöyledir:
“Kalpları vardır ama anlamazlar, kulakları vardır ama işitmezler, gözleri vardır ama görmezler. Onlar hayvan gibidirler, hatta daha sapıktırlar.” (A’raf, 179)
İnsanlardan kimi vardır ki dünya hayatı hakkında sözünün süslüsüyle seni etkiler” (Bakara, 204)
“Onların kalpları vardır ama kavrayamazlar…” ( Enfal)
Neticede dost insanlara söyleyebileceğim son sözüm;
Bu tipler bir kişiden öte, bir karakter tipidir.
Zamanla fikir bulaşıcı olur, kalpler kirlenir, toplum yozlaşır. 
Zihinler iftira ile, Kalpler nefretle, Ahlaklar küfürle bozulur...
Allah cümle alemimizi iç ve dış hain düşmanlardan kurusun. AMİN.