Ertuğrul Turan
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit

TABİATIN KALBİ HALLSTATT!

TABİATIN KALBİ HALLSTATT!
A- A+ Paylaş
Reklam

Takvim yaprakları 1973’ü gösteriyor. Bu satırları yazan kardeşinizin doğmasına daha beş yıl var. Dönemin Türk Sinemasında bir haftada üç film çekiliyor. İş o kadar büyümüş ki, Amerikan Sinemasında altı ayda çekilen filmler gişe yaparsa bir haftada aynı konuyla ya da değişik versiyonlarıyla bizim sinemalarımızda oynatılıyor. 

Onlardan biri de Turist Ömer Uzay Yolunda. Rahmetli Sadri Alışık’ın hayat verdiği Turist Ömer, bu kez Uzay Yolu filmiyle makarasını yapıyor. Filmin bir sahnesinde motamot mantıkla kararlar veren Mr. Spock’la (filmde rahmetli Erol Amaç Mister Spak karakteriyle oynamıştır) Turist Ömer’le tartışmasında tıkanınca, Turist Ömer aynı tartışmayı kompiterle de devam ettirir. Son olarak bu haftanın toto sonuçlarını sorup, parayı bulmayı bile düşünür Turist…   

Teknoloji o kadar gelişti ki, artık bilmediğimiz herhangi bir konuyu eski filmlerde Sadri Alışık’ın ilk defa gördüğü bu teknolojiyi uzay gemisinde falan değil, günlük hayatta bile kullanmak mümkün. 

Bu kadar peşrevi neden yaptık? Mesele yapay zeka!

Meslekte nasıl kullanıldığını görünce, ilk defa “kompüter” görmüş Turist Ömer gibi baktım yalan yok. Editör arkadaşlarımız internet sitelerine haber girerken de kullanıyorlar, fotoğraf düzenlerken de. Mesela geçmiş zaman kalıbıyla yazılmış bir metnin ana fikrini, imlasını ve yazım dilini bozmadan aynı kelimelerle geniş zamanlı yazıp, kendisini güncelliyor. 

Yapay Zeka Başka Napay?

İnsanoğlu boş zamanlarında bu tip yeni icatları darlamaya bayılır. Zavallı Siri, ilk çıktığında neler çekti bu milletten hatırlasanıza. Sövenler, küfür öğretmeye çalışanlar, evlenme teklif edenler, neler gördük… Yapay zekaya da böyle yapmışlar işte. 

İşsizin biri demiş ki, “Dünya’da birbirine benzeyen kentleri listele bakalım”

Antalya’yı Valencia’ya, Erzurum’u Saraybosna’ya, İzmir’i Barcelona’ya, Ankara’yı da Budapeşte’ye benzetmiş yapay zeka. Bolu’yu da unutmamış bizi de Avusturya Alplerinin eteklerine kurulu küçük bir kasaba olan Hallstatt’la benzer ilan etmiş. 

Valla Bu Zekadan Korkulur!

Kişisel olarak meraklı biri olduğum söylenebilir. Haliyle bu kasabayı da merak edip araştırdım. Yapay zeka belki de tarihinde ilk kez yanılıyor. Bu kasabada olup, bizde olmayan neler var baktım. Bu Hallstatt’ta Avusturya Alplerinin eteklerinde olduğu için bir kere tertemiz bir hava ve inanılmaz dağ manzaraları var. Halka açık kayak merkezleri var. Hafta sonu hanımı çocuğu alıp, belediye otobüsüyle bile gidebiliyorsun ki, adım gibi eminim Euro bölgesinde olduğu halde Kartalkaya’ya gitmekten ucuza geliyordur. Çok sayıda göl var birde Hallstatt’ta… Çadırını, karavanını alan tertemiz göl sularının kıyısında kamp yapıp huzur buluyor. Gölleri o kadar temiz ki, neredeyse çoğu ayna gibi manzarayı katmerliyor doğru ışıkta. İçip içip havaya ateş edemiyorlar, bir de her arabanın yanında mangal yaktırmıyorlarmış. Yasak herhalde ya da mangalın tadını bilmiyor da olabilirler. Kaplıcalar da var bölgede. Aaa ne tesadüf dediğinizi duyar gibiyim. Ama termal kaynakları, yeraltı sularını bölgedeki işletmelere eşit olarak tahsis ediyorlarmış. “Bir de aslanağzından 24 saat boşa akıtmıyoruz abi, malum yeraltından çıkıyor Allah’ın suyu ama kesiliverir, azalıverir diye aklımız gidiyor. Malum dünyanın dengesi bozuldu, bizim ortamımız da bozulmasın” diyorlar. 

Meraklısı yapay zekaya sormadan google’a sorabilir Hallstat yazınca çıkıyor. Çok daha merak eden gidip görebilir. Yok illa bir heyet kurup gidelim derseniz, valla gelirim. Ne de olsa ilk ben yazdım. Selamlar Saygılar!

Çok okunanlar
Reklam
sanalbasin.com üyesidir