AYY! NE TOMBİK ŞEYSİN SEN?

Geçenlerde çok sevdiğim bir sınıf öğretmeni arkadaşım sınıfça çekilmiş bir fotoğraflarını gösterdi. Bak dedi sınıfın yarısı kilolu.

Yani ŞİŞKO!

Şişko biraz kabaca ve büyüklerimizce bize incitici olabileceği için kullanmamamız öğütlenen bir kelime. Ancak neden mi kullandım? Tabii ki dikkat çekmek için

Önceden sevimli teyzeler tombul bir çocuk gördüklerinde ‘Ayy! Ne tombik şeysin sen ?’ diyerek yanaklarını sıkarlardı. Hatta bir yiyecek ikram ettiklerinde bu sevimli tombik arkadaşlarımızı kayırırlardı.

Şimdi durum tersine dönmüş. Bu tombiklerin hepsinin yanağını sıkmaya kalksan akşamı edersin. Çünkü zayıf kalmamış.

Bir Karatay edasıyla burada ahkâm kesmeyeceğim. Ancak tehlike büyük. Önceden Amerika’daki obezlere bakıp vay canına derdik.  Hatta şu anda ben dâhil birçok insan bir TV kanalında şişman insanların zayıflama mücadelelerini izleyip halimize şükrediyoruz.

 Ama şunu düşünmüyoruz en azından bir Yeşilçam filmi izlerken sadece başrollerin değil figüranların ya da arka plandaki insanların ne kadar zayıf olduklarını görebileceğiniz tablo henüz 30 yıllık.

Buradan şu sonucu çıkartmak çok yanlış olmaz sanırım. En fazla bir 30 yıl sonra ülkemiz Amerika’dan daha beter bir hale gelecek çünkü neslimiz obez yetişiyor.

Günlük yaşam mücadelesi, sıkıntılar, borçlar, tembellik, boş vermişlik, bizi hazır gıdalara itiyor ve olan çocuklarımıza oluyor.

Çocuklarımız iyi bir okul okusun da varsın spor yapmasın, varsın tabletle oynasın ama huzur versin mantığı zamanla yerini biraz spor yapaydı da bu kadar kilo almayaydı biraz saklambaç oynayaydı da yürüyebileydiye bırakacak.

Geç olmadan çocuklarımıza sahip çıkalım. Bugün onlar bize, yarın biz onlara muhtaç.

Ramazan Bayramınızı kutlar, 24 Haziran seçimlerinin ülkemiz için en hayırlı şekilde sonuçlanmasını dilerim.

Görüşmek, haberleşmek dileğiyle

İyilikler