“Asr’ın Sofrası” da damak tatlarına düşkün, ikramı seven iki Bolulu iş insanının, arkadaşlıklarını buluşturdukları sofranın bereketini Bolulularla bölüşme isteklerinden doğmuş. Sanayi Çarşısı içinde yer alan lokanta iki yıl önce hizmete başlamış ve kısa zamanda kendine has bir müşteri kitlesi oluşturmayı başarmış. Ama bizim konumuz lokantadan ziyade, bu iki iş insanının onları ortaklığa taşıyıp Asr’ın Sofrası’nda buluşturan imrenilecek dostluk hikâyeleri.
Lokantanın adında özellikle yabancı sözcükler tercih etmeyip Kur’an-ı Kerim’in 103. Suresinden esinlenmeleri, lokantanın ortaklarının hayata bakışlarını ele verse de onları tanıdıkça çok renkli, çok samimi iki ayrı insan çıkıyor karşınıza: Rahmi Aksoy ve Önder Güzel.
Uzun yıllardır sanayide bulunan dükkânlarıyla bilinen ve yaptıkları işlerle kendilerine saygın bir yer edinen ortaklardan Rahmi Aksoy, geride bıraktığımız genel seçimde adını MHP sıralarından milletvekili adayı olarak yazdırırken, Önder Güzel de halen AK Parti Bolu İl Yönetim Kurulu Üyesi. Bu ilginç durumu sorduğumuzda yanıtı Rahmi Aksoy, gülerek veriyor : “Cumhur İttifakı’nı önce lokantadaki ortaklığımızla biz başlattık.”
Yirmi beş yıla dayanan dostluklarının temelinde güvenin yattığını söyleyerek, İslam dininde ortaklığın teşvik edildiğini belirten Aksoy ve Güzel, “iki ortak birbirine hainlik etmezse, üçüncü ortak Allah’tır” hadisini kendilerine düstur edinip, yola buradan çıkmışlar. Ortaklıktan öte birbirlerini kardeş gibi görmüşler. 25 yıldır iki insanın birbirini tanıyacağı en iyi yollardan ikisi olan yolculukta da, komşulukta da kısımlarını tamamlayıp, üçüncüyü yani yemek yeme kısmını ticarete taşımışlar. Ayrı- gayrıları olmamış, biri çağırdığında diğeri nedenini sormadan nereye denirse gitmiş. Aralarında maddi hesaplar ve çıkarlar hiç olmamış. Birbirlerinin kederlerini paylaşıp birlikte gülmüşler. İşte bu neşeli halleri de sanayi ahalisinin onlara yeni bir isim vermesini sağlamış: “Şen Ortaklar”.
“Benim dükkânın yanında atıl durumda bir yer vardı, Önder Bey gelip gittikçe ‘bu dükkânı tut’ derdi bana, o kadar çok söyledi ki, sonunda birlikte tutup lokantaya çevirmeye karar verdik” diyerek anlatan Rahmi Aksoy, artık konuşmadan bile anlaşabilecek noktaya geldiklerini söylüyor.
Önder Güzel ise ; “Askerde çavuş olduğu için Rahmi Bey’e “Çavuş” deriz. Birbirimizin sınırlarını biliriz, saygıyı eksik etmeyiz. Artık nerde ne yediğinizin değil, kiminle sofraya oturduğunuzun önemini kavradığımız yerdeyiz ” sözleriyle insanların bencilliğinden yakınılan ve herkesin diğerine yabancılaşıp çıkar gözettiği bu çağda, ortağıyla kurdukları dostluğu gururla örnek gösteriyor.
Birbirlerinin en sevdikleri şarkıya kadar biliyorlar ama o şarkıları yazmak yerine başka bir şey yapmamızı istediler bizden Aksoy ve Güzel:
“Haberin köşesine boncuk koyalım, nazar değmesin!”