Şifalı bitkiler hangi hastalıklara iyi gelir? Şifalı bitkilerin faydaları nelerdir?

Şifalı bitkiler hangi hastalıklara iyi gelir? Şifalı bitkilerin faydaları nelerdir?
A- A+ Paylaş
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
Reklam

Nar, keten tohumu, tarçın, pırasa, çörek otu, soğan, badem ve daha pek çok bitki kanserden kal-damar sağlığına, Alzheimer’dan uykusuzluğa, diyabetten anne sütü yetersizliğine kadar onlarca rahatsızlığın önlenmesi ve giderilmesine yardımcı oluyor. Diyetisyen Emre Uzun, hangi bitkinin hangi rahatsızlığa iyi geldiğini, hangi bitkinin hangi şekilde, ne miktarda ve kimler tarafından kullanılabileceğini anlattı. Binlerce yıldır insanlığın şifa bulmak için kullandığı bitkilerin kullanılması, son yıllarda bütün dünyayı etkisi altına alan bir modaya dönüştü. Gün geçmiyor ki birileri çıkıp şu veya bu bitkinin yararını anlatmasın, bardak bardak içip kaşık kaşık yenmesini önermesin. Diyetisyen Emre Uzun, şifalı bitkilerle ilgili şu bilgileri verdi: Hangi bitkinin ne şekilde ve ne miktarda yenilip içilebileceğini, kimlere yarar sağlayıp kimlere zarar vereceğini belirten bilgileri bulmak ise hiç kolay değil. 

Gerçekten de bitkilerin hastalıkların tedavisinde kullanılması, neredeyse insanlık tarihiyle yaşıt bir yöntem. Ancak öncelikle şunu vurgulamayız ki bir bitki şu hastalığı kesinlikle iyileştirir denilemez.

Bir bitkinin ancak bir rahatsızlığın veya hastalığın tedavisinde veya önlenmesinde destek olacağını söyleyebilirsiniz. Bununla birlikte her bitkiyi her kişiye öneremezsiniz, çünkü bazı bitkiler vardır ki bazı hastalıklara sahip olanlar o bitkiyi kullandıklarında yarardan çok zarar görebilirler. Şifa verdiği kabul edilen her gıda gibi bitkilerin de belli bir miktarda kullanılmasını gerekir. Günümüz rahatsızlık ve hastalıkları önlemek veya tedaviyi desteklemek amacıyla kullanılabilecek bitkiler ve bunların hangi miktarda kullanılmaları gerektiğini, kimlere yararlı olacağı, kimlere zarar verebileceği konusu çok önemlidir.

Hangi şifalı bitkiler kansere iyi gelir?

  • Brokoli: Selenyum, potasyum, kükürt ve diyet lifi yönünden zengindir. Kansere neden olan hücrelere etki ederek ortadan kalkmasında etkilidir. İdrar yolları, kalın bağırsak ve meme kanserine karşı koruyucudur. Çiğ olarak veya buharda pişirilerek tüketilmelidir. 
  • Çörek otu: Çok zengin bir vitamin ve mineral kaynağıdır. A, C, B1, B2 ve B6 vitaminleri ile selenyum, çinko, magnezyum minerallerini içeren çörek otundaki en önemli bileşim ise thymol türevi thymoquinon’dur. Thymoquinon akciğer, baş-boyun, kalınbağırsak, karaciğer, karın zarı, lösemi, lenfoma, meme, pankreas, prostat ve yumuşak doku kanserlerine faydalıdır. Günlük bir tatlı kaşığı tüketilebilir. Gebelikte kullanımı önerilmez.
  • Nar: İçerdiği bol miktardaki C vitamini, polyphenol, demir ve potasyumla bağışıklık sistemini güçlendirir. Ayrıca kolesterolü ve kan şekerini dengeleyici, kanser hücrelerinin gelişmesini engelleyici özelliğe sahiptir. Özellikte prostat kanserinde etkilidir. Yapılan çalışmalarda kanser hücrelerinin çoğalma hızını yavaşlattığı görülmüştür

    Kalp – Damar hastalıklarına iyi gelen şifalı bitkiler

  • Soğan: Kanı temizleme özelliği ile damar sertliğine yol açan kötü kolesterolü düşürür, iyi huylu kolesterolü yükseltir. Doğal antibiyotik olmasının yanı sıra potasyum minerali ile B ve C vitaminleri içerir. Şeker hastaları ve gebeler doktor kontrolünde tüketmelidir.
  • Keten tohumu: C, E ve K vitaminlerinin yanı sıra kalsiyum, bakır, demir mineralleri açısından da zengindir. Omega-3 Yağ Asidi içeriği yüksektir. Antioksidan özelliktedir ve kolesterolü dengeler. Aynı zamanda kan şekerini de dengeleyerek kalp-damar sağlığını korur. Düzenli olarak tüketimi kötü kolesterolü düşürürken iyi kolesterolü yükseltebilir. Salataya veya yoğurda 1 yemek kaşığı katılarak tüketilebilir.
  • Aspir: Antibakteriyel ve antioksidan özelliğe sahiptir. Kanı düzenler, pıhtılaşmasını sağlar. Pıhtılaşma problemi yaşayan, kan sulandırıcı ilaç alan bireylerin kullanması önerilmez. 1 gram aspir çiçeği bir bardak kaynar suda demlenerek tüketilebilir.

    Alzheimer’a iyi gelen şifalı bitkiler

  • Tarçın: Kokusunun hafızayı kuvvetlendirici etkisi vardır. Sütlü tatlılara, salatalara eklenerek veya çay şeklinde tüketilebilir. Çay şeklinde içilecekse günde 1 fincan, toz halinde kullanılacaksa yarım çay kaşığı tüketmelidir. Günlük olarak bu miktardan fazla tüketilirse kabızlığa, kan şekerinin düşmesine neden olabilir.
  • Zerdeçal: Hastalığın ilerlemesini önlediği gibi hastalığın önlenmesinde de rol oynar. Yemeklere veya süte katılarak tüketilebilir. Ancak zerdeçal, kan sulandırıcı ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır.
  • Badem: Zengin E vitamini içeriği ile günlük 5-6 adet tüketilirse hastalığın ilerlemesini etki yapar. Günlük tüketimi bir avucu geçmemelidir. Önerilen miktardan fazla tüketim kilo artışına, bazı ilaçlarla etkileşime girerek alerjiye, artan lifin sindirilememesi sonucu kabızlığa yol açabilir.

    Diyabete (şeker hastalığı) iyi gelen şifalı bitkiler

  • Tarçın: Lif bakımından zengin olması nedeniyle sindirimi kolaylaştırır, kan şekerini dengeler. Günlük yarım çay kaşığı baharat olarak veya 1 çubuk tarçınla demlenmiş bir fincan çay şeklinde tüketimi uygundur.
  • Badem: Yüksek lif ve zengin doymamış yağ içeriğinin yanında düşük karbonhidrata sahip olması nedeniyle de düşük glisemik endekse sahiptir. Kan şekeri yükselmelerini önlemeye ve uzun süreli tokluk sağlamaya yardımcı olur. Kahvaltıda 5 adet zeytin yerine 6 adet badem tercih edilebilir veya ara öğünlerde süt ürünleri veya meyveyle tüketilebilir.
  • Pırasa: Yüksek besin lifli, A, C, K ve B6 vitamini yönünden zengin bir sebzedir. Yapılan çalışmalarda pankreastan insülin salınımını uyararak kan şekerini ve yüksek kolesterolü düşürdüğü gözlenmiştir. Buharda kısa sürede pişirilirse besin kayıpları önlenir ve daha sağlıklı bir tüketim yolu elde edilir.

    Bağışıklık sistemi zayıflığına iyi gelen şifalı bitkiler

  • Sarımsak: Doğal bir antibiyotiktir. Kalp ve bağışıklık sistemini güçlendirir, bağışıklık sistemi hücrelerini artırır. Günlük 2 diş sarımsak kullanımı yeterlidir. Tansiyon hastaları kontrollü tüketmelidir.
  • Zencefil: İltihaba, kan pıhtılaşmasına, kolesterole ve kalp hastalıklarına olumlu etkide bulunur. Antibakteriyel ve antioksidan özelliğe sahiptir. Çay şeklinde veya yemeklerde baharat olarak kullanılabilir. Günlük 4 gramdan fazla kullanılmamalıdır. Fazla tüketimi mide ekşimelerine, ritim bozukluklarına yol açabilir.
  • Kivi: Yüksek C vitamini içeriğiyle yaz kış tüketilebilecek, bağışıklık güçlendirici bir meyvedir. 1 adet kivi günlük C vitamini ihtiyacının karşılanmasında fayda sağlar. Önerilen miktardan fazla tüketmek, cilt sorunlarına, ishale ve bulantıya sebep olabilir.

    İştahsızlık ve şifalı bitkiler

  • Acı Yeşillikler (karalahana, roka): Sindirim enzimlerini uyararak sindirim sisteminin harekete geçmesine, hızlı çalışmasına ve iştahın artmasına olumlu etkide bulunur.
  • Kişniş: Kalsiyum, demir, magnezyum, sodyum gibi birçok mineral içerir. Yaprakları ve tohumları midenin güçlenmesine, sindirimin kolaylaşmasına ve iştahın açılmasına katkı sağlar. Diyabetliler için gebelik ve emzirme döneminde kullanımı önerilmez. Günlük ortalama 3 gram tüketilmelidir.
  • Nane: Ağız tadını yenileyip iştahı canlandırır. Çay olarak tüketmek daha etkilidir. Mide problemi olan bireyler nane tüketiminde dikkatli olmalıdır.

    Uykusuzluk için kullanılabilecek şifalı bitkiler

  • Papatya çayı: Hazmı kolaylaştırıcı, ağrı kesici ve antiseptik özelliklere sahiptir. Hafif dereceli uyku sorunlarında yardımcı olur. Gebeler ve emziklilerde kullanımı önerilmez.
  • Çarkıfelek çayı: Sakinleştirici ve ağrı kesici etkisi ile uykusuzluk problemine iyi gelir. İçeriğindeki harmin maddesi mutluluk sağlayarak uykuya dalma zorluğunu engeller. Alkollü içeceklerle birlikte alınması önerilmez.
  • Yulaf ezmesi: İçeriğinde bol miktarda bulunan vitamin ve minerallerle sinir sistemine etki ederek rahatlatır ve stresten kaynaklanan olumsuz düşünceleri engeller. Sinir sistemini gevşeterek rahat bir uykuya yardımcı olur. Gece yatmadan 2 saat önce bir fincan yulafa süt veya yoğurt eklenerek tüketilebilir.

    Anne sütü yetersiliği: Süt arttıran şifalı bitkiler

  • Rezene: Anne sütü için gerekli olan östrojen ve prolaktin üretimini teşvik eder, süt salınımını artırır. Günde 2 çay kaşığı kadar demlenerek 2 fincan tüketimi uygundur. Önerilenden fazla tüketimi iştah artışına, dolayısıyla kilo alınmasına neden olabilir.
  • Kimyon: Anneyi güçlendirerek süt yapımına katkıda bulunur ve demir içeriği sayesinde bu ihtiyacın giderilmesini de sağlar. Çay veya baharat olarak kullanılabilir.
  • Çörek otu: Anne sütünü artırıcı özelliğe sahip olmasının yanı sıra kalsiyum ve bakır kaynağıdır. Yemeklerde veya çekilmiş olarak bala katılıp tüketilebilir.

    Boğaz enfeksiyonuna iyi gelen bitkiler

  • Adaçayı: Antimikrobiyal özelliğiyle boğazdaki iltihaplanmayı azaltır. Baharat olarak veya çay şeklinde tüketilebilir. Günlük 1-2 fincanı geçmemekte yarar vardır. Gebeler ve emziklilerde tüketimi önerilmez.
  • Okaliptüs çayı: Soğuk algınlığı, grip, nezle, bronşit gibi sorunlarda yatıştırıcı etkiye sahiptir. Emziklilerde ve gebelerde kullanımı önerilmez. Ayrıca astım veya böbrek hastaları doktor kontrolünde tüketmelidir. Fazla tüketimi mide bulantısı ve kusmaya neden olacağı için günde 2 fincandan fazlası önerilmez.
  • Kekik: Mineral yönünden zengin, antioksidan bir bitkidir. Boğaz enfeksiyonu ve soğuk algınlığına iyi gelmesinin yanında stres, gaz, şişkinlik ve baş ağrısı gibi sorunlara da çözüm sağlar. Kaynamış suya katılarak on dakika demlenerek tüketilebilir. 
Reklam

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Manşet Haberler

Çok okunanlar
sanalbasin.com üyesidir