
Türkiye’nin önemli kayak merkezlerinden Bolu Kartalkaya’da bulunan, geceliği 32 bin liraya kadar çıkan Grand Kartal Otel’de çıkan yangında 79 kişi yaşamını yitirdi. Otelde konaklayanlardan bazılarının çarşafları birbirine bağlayıp pencereden indiği, bazılarının ise panikle camdan atladığı ortaya çıktı. Yangının ardından ortaya çıkan detaylar, faciaya davetiye çıkaran ihmalleri gözler önüne serdi. Otelde duman dedektörünün ve yangın söndürme sisteminin olmadığı, alarm zillerinin çalmadığı ve acil çıkış kapısının bulunmadığı iddia edildi.
Yangın felaketinin yaşandığı anda Kartalkaya’da olduğunu ve olaya bizzat şahit olduğunu belirten Milliyetçi Hareket Partisi Genel Medya, İletişim ve Dijital Mecralardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla çarpıcı iddialarda bulundu.
Kendi yakınlarının da ölüm otelinde kaldığını, yangın bilgisini aldıktan sonra hemen olay yerine gittiğini ve bizzat kurtarma faaliyetlerine katıldığını belirten Özdemir “Otelin hiçbir yerine yangın merdiveni yoktu, başlayan yangını söndürecek sistemin de bulunmadığı her yerden görülüyordu. Olay yerine ilk gelen ekip sırasıyla Jandarma (ilk 10 dk içerisinde), Afad (35 dk içerisinde), Ambulanslar (45-50 dk içerisinde) oldu. Bolu Belediyesine ait itfaiye ekipleri olay yerine yangın ihbarından 1 saati aşkın süre sonrasında ulaştı. Otelde mahsur kalan insanların çoğu aradan geçen 1 saatlik sürenin ardından kendi çabalarıyla kurtulmaya çalıştı. Bu sürede bazı insanlar yangının ilk anlarında otelin normal merdivenlerinden dışarı çıkarken, kimisi de pencerelerden sarkıttıkları ip ya da birbirine bağladıkları çarşaflarla kurtuldu. Ne yazık ki bazıları camlardan atladı” dedi.
“YANGININ ÇIKIŞ NOKTASI, OTELİN DAĞ YAMACINA BAKAN TARAFTA SOL ALT BÖLÜMDE BAŞLAMIŞTIR”
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya yangının başladığını kendisinin haber verdiğini belirten Özdemir “İçişleri Bakanı Sayın Ali Yerlikaya, yangının başladığı an sayılabilecek 3.43’te gelişmelerden benim telefonumla haberdar olmuş ve Bolu Valisine bölgeye intikal talimatı vermiştir. İtfaiye ekiplerinden çok önce bölgeye ulaşan Jandarma Arama Kurtarma ekipleri kahramanca mücadele vermiş ve çok sayıdaki insanı teleskopik merdivenlerle tahliye etmiştir. Yangının çıkış noktası, otelin dağ yamacına bakan tarafta sol alt bölümde başlamıştır. Bu alan en yoğun olarak alev ve dumanların yükseldiği bölgeydi. Saat 4.40’da otele gelen Bolu Belediyesi itfaiye ekipleri, ancak bu vaktin ardından bölgede çalışmalara başlamıştır. Bu sürede Bolu Belediye Başkanı da ne yazık ki alanda değildi. İtfaiyenin otele 48dkda gittiği bilgisi bizzat gözlemlerim itibarıyla doğru değildir! Çünkü ihbar, yangın 3.30 civarı görülür görülmez yapılmıştır” ifadelerini kullandı.
“KEŞKE HEPSİNE YETİŞEBİLSEYDİK, KEŞKE HEPSİNİ KURTARABİLSEYDİK”
Kendisi ve danışmanları ile birlikte teleskopik merdivenler sayesinde insanları kurtarmaya çalıştıklarını belirten Özdemir “Yakınlarımı ve tatil için otelde bulunduğunu anladığımız çok sayıdaki küçük çocuklar ile mahsur kalanları danışmanlarımla beraber çevreden bulduğumuz teleskopik merdivenlerle bizzat tahliye edilmesini ve kurtarılmalarını da yine biz sağladık. Bunları yaparken biz de dumandan etkilendik ve hatta vücudumuzun çeşitli yerlerinden yaralandık. Keşke hepsine yetişebilseydik, keşke hepsini kurtarabilseydik… Acımız çok büyük ama bunu da elbette milletçe atlatacağız” ifadelerine yer verdi.
“BOLU BELEDİYE BAŞKANI MARTAVALI BIRAKSIN”
İtfaiyenin olay yerine çok geç kaldığını bu yüzden yitip giden hayatların olduğunu vurgulayan Özdemir Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’a seslenerek şunları söyledi: “Bu yangından belki daha çok insan kurtarılabilirdi. Ama Bolu Belediyesi itfaiyesi ne yazık ki çok geç kaldı. Üstelik Bolu merkeze yangın alanı yaklaşık 30-35 km olmasına rağmen… O yüzden Bolu Belediye Başkanı martavalı bıraksın, hiç değilse hayatını kaybeden insanların aziz hatıralarına hürmeten önce kendi sorumluluk sahasındaki isimleri, ihmalleri sebebiyle yine kendisi soruştursun, hukuk önünde de sorumlu olduğunu unutmadan vereceği hesaba bakarak, yetki kimdeydi tartışması yapmasın. Hiç günahı ve kusuru yokmuş gibi ekranlarda endam göstermesin. Bu iş görevini bırakıp sosyal medyada lüzumsuz işlere burnunu sokmaya benzemez. Hele hele mahkeme kurmuş edasıyla Halk Tv gibi bir yayın organı üzerinden ahlaksızca yayın yaparak algı oluşturmaya kalkan İsmail Saymaz başta olmak üzere, mesleğinden ziyade militanlık yapan sözde gazeteciler de şayet kendilerinde kaldıysa biraz olsun vicdanlarıyla hareket etsinler! Adamlığınızı geçiyorum, siz nasıl insanlarsınız? Yazıktır, günahtır, ayıptır…”