Kültür Mahallesi Şehitler Caddesi'nde bulunan ve bir önceki Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz zamanında yapılan kule biçimindeki Osmanlı Devlet Arması şiddetli rüzgara dayanamadı. Hasan Kanca Dönel Kavşağı'nın ortasında yer alan kulenin brandası yerinden söküldü. Brandaların sökülmesiyle GSM vericileri ortaya çıktı. Osmanlı Devlet Arması oturtulmuş kulenin aslında bir baz istasyonu olduğunu gören vatandaşlar sosyal medyadan duruma tepki gösterdi.
"Şapka düştü kellik göründü. Osmanlıcılığın içi kapitalizm"
Şehitler Caddesi'nden geçen bir vatandaş Osmanlı Devlet Arması'nın altına gizlenmiş baz istasyonunun fotoğrafını "Şapka düştü kellik göründü. Osmanlıcılığın içi kapitalizm" notuyla paylaştı.
Vatandaşlar son yıllarda baz istasyonlarının insan sağlığına zarar verdiği düşüncesi ile yaşam alanlarının yakınına dikilen baz istasyonlarına tepki gösteriyor. GSM şirketleri halkın tepkisini çekmemek için baz istasyonlarını çeşitli şekillerde kamufle etmeye çalışıyor.
İngiliz Charles Young'un yaptığı Osmanlı Devlet Arması
Osmanlı armasının hikâyesi Kırım Savaşı‘na kadar uzanıyor. Birleşik Krallık ve Fransa’nın Osmanlı tarafında dahil olduğu Kırım Savaşı sırasında, Fransızlar Sultan Abdülmecid’e “Légion d’honneur” nişanı verir.
Fransızların verdiği bu nişan üzerine, Osmanlı ile yakın ilişkiler kurmak isteyen İngilizler de geri kalmaz. İngiltere Kraliçesi Victoria, Kasım 1856’da özel olarak tasarlattığı “Dizbağı Nişanı“nı Osmanlı Sultanı’na sunar.
1346’da Kral III. Edward tarafından başlatılan bir gelenek olan Dizbağı Nişanı, Britanya asalet rütbelerinin en büyüğü olarak biliniyor. Dizbağı Nişanı, kral ya da kraliçe tarafından önemli tarihi hizmetler görenlere veriliyor. Sol diz üzerine takılıyor; eğer takan kraliçe ise, dize değil, kola bağlanıyor.
Dizbağı Nişanı’nı alan soyluların, hükümdarların ya da devletlerin armaları eksiksiz olarak Londra’da, Windsor Sarayı’ndaki St. George Kilisesi’nin duvarına asılmaktadır. Ancak, padişah tuğrası geleneğine sahip Osmanlı Devleti’nin Windsor Sarayı’na göndereceği bir arması yoktur.
İngiltere Kraliçesi Victoria, Sultan Abdülmecit tahtta iken Prens Charles Young ismindeki arma tasarımcısını, Osmanlı Devleti için bir arma hazırlamak üzere görevlendirir. İstanbul’a gelen Young, arma ile ilgili araştırmalara başlar. İstanbul’a yabancı olan Young’a, Etyen Pizani isminde bir tercüman yardımcı olur. Osmanlı devlet sistemini, hukuk anlayışını, askeri teşkilat yapısını inceleyip, gerekli bilgileri toplayarak İngiltere’ye döner.
Young, padişahlık alâmeti olan saltanat kavuğu ve sorgucu, padişah tuğrası, ay-yıldızlı sancak gibi motifleri kullanarak hazırladığı armayı yaklaşık bir yılda bitirir. İstanbul’a gönderilen arma Sultan Abdülmecid tarafından çok beğenilir. Padişahın onayının ardından İngiltere’ye geri gönderilen arma, geleneğe uygun olarak Windsor Sarayı’nda, Saint George Kilisesi’ndeki yerini alır.
Geçirdiği çeşitli değişikliklerden sonra Osmanlı armasının son hali, 1882’de Sultan II. Abdülhamid tarafından yürürlüğe konur. Armada, kırmızı üzerine hilal ve yıldız olarak işlenen bayrak Osmanlı Hanedanı’nı, yeşil zeminli bayrak ise halifeliği simgelemektedir. Terazi adaleti, terazinin altındaki kitaplar da adaletin kaynağı olarak görülen Osmanlı kanunnamelerini ve Kur’an’ı temsil etmektedir. Silahlar ise Osmanlı ordusunun gücünü simgeliyor.
