Rıfat Doğan, “hak ettiğiniz cezayı alana kadar mücadelemiz devam edecek”

Otel faciasında eşi Ceren Yaman Doğan ve kızı Lalin Doğanı kaybeden Rıfat Doğan, Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yaptığı konuşmada, “Hak ettiğiniz cezayı alana kadar mücadelemiz devam edecek” dedi.

Rıfat Doğan, “hak ettiğiniz cezayı alana kadar mücadelemiz devam edecek”
A- A+ Paylaş
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
Reklam

Grand Kartal Otel yangını davasında 32 sanığın savunması alındı. Mahkeme heyeti sanıklardan sonra müştekileri dinlemeye başladı. Yangında eşini ve kızını kaybeden Rıfat Doğan, konuşmasında suçluların hak ettiği cezayı alması için mücadele ettiğini söyleyerek şu ifadelere yer verdi, “Hayatımın anlamı, başarılı iş insanı Ceren Yaman Doğan ve çok başarılı bir çocuk olan Ceren Yaman Doğan… Olaydan 3-5 gün önce Ahmet Demir’i arayarak rezervasyon yaptırdık. Lalin başarılı çocuktu, şımarık değildi. İşlerden dolayı ben merkeze döndüm. Otele geldik, odalarına çıkardım. Eşyalarını yerleştirdiler. Kayak dersi için 12:00’ye Ahmet hocadan randevu aldık. O bize bir saat kazandırmış, o zaman farkında değiliz tabii. Lobide oturup sohbet ettik, çay kahve içtik. Sonra kayak odasına indik. Kıyafetlerini giydirdik. Sonra o meşhur kafenin oradan geçerek kızımı öptüm hocasına teslim ettim. Sonra eşimi giydirdim, onu öptüm. Onlar kayarak gitti. Son görüşüm oymuş. Gece kızım mesaj yazmış, “Baba iyi geceler” diye.  Ben de iyi geceler kızım yazdım. Sabah 7 gibi kayınvalidem aradı kayak otelinde yangın çıktı diye. O bizim otel değildir dedim. Sonra Kartalkaya’ya çıktım. İner inmez Emine Ergül’ü gördüm. Abla, Ceren’i gördün mü dedim. Kurtulanlar Doruk Kaya’da dedi. Oraya gittim, anons sistemi var mı ? Dedim. Yok dediler, o sırada Ergül Ailesinin ferleri gayet rahat bir şekilde aymazca oturuyorlardı. Baktım yoklar, sonra binaya girmeye çalıştım. İtfaiyeci arkadaşlar beni nazik şekilde uyardı. Sonra dört bir yanda aramaya başladık. Bolu’nun her tarafına baktık. Ankara’ya giden arkadaşlar oldu. Sonra 4 gibi Ceren’e ulaştık. Şükür diyoruz artık buna. Son kez sarıldım, biraz soğuktu. 3 saat sonra Lalin’i bulduk. Ona sarıldım canım kızıma. Biraz is vardı ama beden bütünlüğü ve travma yoktu.

“O İS KOKUSU GİTSİN İSTEMİYORUM”

Acılı baba Rıfat Doğan, kızı Lalin Doğan’a sarıldıktan sonra duyduğu is kokusunun gitmesini istemediğini belirterek sözlerini şu şekilde sürdürdü, “O is kokusu gitsin istemiyorum. Benim Ceren’im çok üşürdü. Ev hep 27 derecede dururdu. Ben onları buz gibi toprağa koydum. Mezarı 3 kişilik aldık hakim bey. Bizim soyumuz kurudu. İnsan ölümden korkar, biz artık korkmuyoruz. Burada bizi tehdit etmeye kalkıyor ya o bekir bey ( Ceyda’nın kocası) Bilmiyor ki bizim için ölüm korkusu yok. Ben Bolu da yaşıyorum aileyi tanırım. Buradaki sanıklar 20 Ocak’a kadar Grand Kartalın bütün ünvanlarını göğsünü gere gere kullanıyorlardı. 21 Ocaktan sonra hepsi kâğıt üzerinde yönetici olduklarını söylüyorlar. Öğlen Emine Ergülle eşim kayak odasında fotoğraf çektirmişler. Ben 2 ay önce eşimin telefonunu açınca gördüm. Sonradan öğrendim ki akşam birlikte oturup sohbet etmişler. İnsan hiç düşünmez mi Cerenle Lalin de oteldeydi bir bakılsın diye. Emir ve Elif Aras odalarının önünden geçmiş gitmişler. Sabah olmuş hala merak edip sormamışlar Ceren’le Lalin nerede diye. Bizim soyumuz kurudu. Haddim değil belki ama Elif’le Ceyda’nın çocuklarını Devlet alsın. Bu kötü insanlar büyütmesin. Sadece 78 kişi ölmedi, olaydan sonra 3 babayı daha kaybettik. Ben de sizin yüzünüzden kanser oldum. 2 aydır tedavi görüyorum. Sanıyor musunuz ki bizim başka işimiz var. Siz hak ettiğiniz cezayı alana kadar mücadelemiz devam edecek.”

Reklam

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Manşet Haberler

Çok okunanlar
sanalbasin.com üyesidir