Ötekileştirmeden dışlamadan beraber yürüyeceğiz

CHP Bolu Milletvekili aday adayı Ahmet Kurt, sağcısıyla solcusuyla birlik olup Cumhurbaşkanı adayı olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçildiğini vurgulayarak, “Halkımız birleşe birleşe her şeyin üzerinden gelineceğinin farkına vardı. Artık ötekileştirmeden dışlamadan hep beraber diyerek yol kat edeceğiz.” dedi.

Ötekileştirmeden dışlamadan beraber yürüyeceğiz
A- A+ Paylaş
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
Reklam

CHP Bolu Milletvekili aday adayı Ahmet Kurt, Türkiye’de tüm kesimden vatandaşların CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı adayı olması için bir araya gelerek kenetlendiğini vurgulayarak, “6 Mart 2023 tarihinde Türkiye tarihinde eşi görülmemiş bir gün yaşandı. Sağcısıyla solcusuyla muhafazakar düşüncesiyle birlik olup ortak bir cumhurbaşkanı belirlediler. Tabii ki bunu da hak eden bu aşamaya kadar ilmik ilmik dokuyan Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu oldu. Halkımız birleşe birleşe her şeyin üzerinden gelineceğinin farkına vardı. Artık ötekileştirmeden dışlamadan hep beraber diyerek yol kat edeceğiz. 3 Mart'ta yaşanan kriz bitti. En iyi bir neticede sonuçlandı. Bu saatten sonra hep beraber çok az kalan seçimlere hazırlanmalıyız” diye konuştu.

DEPREM FELAKETİNİN KRİZİ BİTMEDİ

Deprem felaketinin üzerinden geçen bir ayda hala sorunların devam ettiğine dikkat çeken Kurt, “6 Şubat tarihinde yüzyılın depreminde her kesimden insan en kısa zamanda enkazın üzerinde depremzedelere nasıl yardım edebilirim diye çırpınıyordu. Felaketin üzerinden bir ay geçti ama afetin yaşandığı bölgelerde kriz bitmedi. Hala su ve çadır sıkıntısı çeken yerler var. Felaketin üzerinden bir ay geçmesine rağmen bu sorunlar çözülemedi. Yazıktır ki deprem sonrası valiler yetkililerini kullanmadılar. Ama EMASYA planı (Emniyet-Asayiş-Yardımlaşma) 2010 yılında iptal edildi. İptal edilmeseydi deprem sonrası herkes ne yapacağını bilir, bir kişinin talimatına bakmadan herkes görevinin başında olur ve can kaybımız az olurdu. 1999 Gölcük depreminde olduğu gibi. Sizlere bu konuyla bir örnek vereyim. 1999 gölcük depreminde bizler Bolu KESK  (Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu) olarak kendimizi eleştirerek yeteri kadar depremzedelere yardımcı olamadık diyerek eksiklerimizi masaya yatırıp durum tespiti yaptık. Arkasından 12 Kasım 1999 depremi Cuma günü yaşandı. Ben o zaman KESK dönem sözcüsüydüm. Bizler cumartesi günü Anıt Parka çadırlarımızı kurduk. Nasıl oldu bir önceki depremden ders çıkarttık.” şeklinde konuştu.

YETKİLİLER İNiSİYATİF KULLANSAYDI BU KADAR CAN KAYBI OLMAZDI

CHP’li Kurt, depremin hemen ardından yetkililerin inisiyatif kullanamaması nedeniyle sıkıntıların yaşandığının altını çizerek açıklamalarına şöyle devam etti:

“Devletin valisi hükümetin memuru değillerdir. O ilde devletin yetkilisidir. Bu depremde valilerimiz, Genelkurmay Başkanı ve diğer yetkililer inisiyatifini kullansalardı bu kadar can kaybı olmayacaktı diye düşünüyorum. 1939 Erzincan depreminde o dönem Erzincan savcısı İzzet Akçal mahkumlara çağrı yaparak enkaz kaldırmalarında yardım etmeleri halinde ve kaçmadıkları takdirde hepsinin affedilmesi için elinden geleni yapacağını söyler ve hiçbir mahkum kaçmaz. Bu mahkumlar 1940 yılında çıkartılan özel bir afla serbest kalır. Devlet adamlığı budur. Devletin savcısı söz vermiştir devlette yerine getirmiştir.  Bizler böyle anlayışını ileriye taşıyacağımız yerde sınıfta kaldık.”

Reklam

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Manşet Haberler

Çok okunanlar
sanalbasin.com üyesidir