Bolulu köylüler ormanları için ayaklandı: “Bizim köyümüze taş yağacak“

Bolu’da Kol, Kındıra ve Bürnük Köylerini etkileyen Dombay Deresi Kanyon’undaki taş ocağı ve yol açım çalışmasına ilişkin köylüler eylem gerçekleştirdi.

A- A+ Paylaş
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
Reklam


Haber: Ahmet Can Metin, Nursena Derin 
Kındıra Köyü’nde yapılan eyleme yöre halkı ve dernekler katıldı. “Köyümüzde taş ocağı istemiyoruz” yazılı pankartın açıldığı eyleme katılanlar, köylerine ver ormanlarına sahip çıkacaklarını belirttiler. 
“Ormanlarımız için her mecrada mücadeleye devam edeceğiz”
Eylem alanında köy halkını temsilen konuşan Avukat Harun Demirel, “Bugün burada toplanma amacımız, Kaz Dağları’nda, Tokat’ta, Mengen ilçesinde de yürütüldüğü gibi haklı bir mücadele göstermek ve sesimizi duyurmaktan ibarettir. Kındıra, Kol ve Bürnük Köylerinin ortasında bulunan, binlerce yıl içerisinde insan eli değmeden oluşan ve hatta bazı Anadolu Medeniyetlerine de ev sahipliği yapmış bir doğa harikası olan Dombay Deresi Kanyonu sırf ekonomik gerekçeler ile yok edilmeyle karşı karşıyadır. Burada köylümüzün haricen öğrendiğine göre taş ocağı projesi, kalker ocağı projesi maden tesisi projesi yapılmaya çalışıldığına ilişkin olarak bir ruhsatlandırılma çalışmasına girişildiği öğrenilmiştir. Köylümüz ve vatandaşlarımız hiçbir zaman kalkınmanın, ülkemizin gelişmesinin önünde değildir. Hiçbir zaman da olmamıştır. Aksine köylümüz tarım ekonomisinin bel kemiğini oluştur. Hatta öyle ki devletimiz tarafından tüm köylere göç için teşvik paketleri açıklanmaktadır. Buna karşılık tarımsal üretimin arttırılması için kredi ve kalkınma projeleri gerçekleştirilmektedir. Ancak tüm bu girişimlerin de tam aksine köylerimizin ve köylülerimizin içerisinde bulunduğu doğanın yok edilmesine bir şekilde müsaade edilmektedir. Bunu anlamlandırabilmek bizim açımızdan mümkün değildir. Burada henüz gerçekleştirilen orman katliamının ilgili kurum ve kuruluşlardan izinli olduğu ifade edilmektedir. Ancak idarecilerimizden bu konuda belge ve bilgi talebinde bulunulduğunda ne yazık ki bilgi ve belge talepleri karşılanmamaktadır. Yalnızca bu projenin izinli şekilde hayata geçirildiği ifade edilmektedir. Dolayısıyla burada hali hazırda emsal projelerde de gördüğümüz ve yasal bir zorunluluk olan çevresel etki değerlendirmesi raporu yani ÇED raporu olarak bildiğimiz raporların da alınma aşamasına geçilmediği bilinmektedir. Dolayısıyla burada yürütülmek istenen projenin çevreye, doğaya, suya, insan hayatına ve diğer canlılara ne türden olumsuz etkilerinin olacağına dair hiçbir somut tespit yoktur. Bu şartlar altında bu projenin hayata geçirilmesine izin vermek katliamdan öteye geçmeyecektir. Bunun kabulü gerek köylümüz, gerek vatandaşımız açısından mümkün değildir. Geçmiş kuşaklardan bize miras kalan doğal güzellikleri bizim koruma borcu altında olduğumuz bilinciyle hareket etmemiz gerekmektedir. Ancak bu noktada bu borca sadık olduğumuzu göstermek adına her türlü gereken mücadeleyi göstereceğimizi, bu noktada fedakarlıklardan kaçınmayacağımızı da hem köylümüz hem vatandaşımız adına ifade etmek istiyorum. Köylülerimiz ve bize destek veren katılımcılar emanete sahip çıkmak üzere kıymeti belki de yıllar içinde daha da iyi anlaşılacak olan bir mücadeleye tanıklık etmektesiniz. Dolayısıyla her birinize, tüm katılımcılara, köylülere ayrı ayrı bir teşekkürü borç biliyoruz. Bu noktada projenin hayata geçirilmesi devam edecek olursa herhangi bir yasal gerekçe ile bu mücadele kısıtlanacak olursa eylemsel bazda barışçıl olarak, kamu ya da özel mallara zarar vermeden mücadelemizin devam edeceğini ifade etmek istiyorum. Ormanlarımızın için, suyumuz için, geleceğimiz için her mecrada mücadeleye devam edeceğiz” diye konuştu. 
 

“Bizim köyümüze taş yağacak“
Taş ocağı açılırsa yaşadığı köye büyük zararlar olacağını ifade eden Eski Kındıra Köyü Muhtarı Halit Bilgili, Bizim su kaynaklarımız Dombay Deresi’nden geliyor. Su kaynaklarımız yok olacak. Biz hayvancılık yapıyoruz, hayvanlarımız oralarda geziyor, besleniyor. Meralar elimizden alınacak, hayvancılığımızı bitirecekler. Bizim suyumuzu bitirecekler. Biz zaten orman köylüsüyüz, ormanlarımız kesilirse ne yapacağız? Bu hayvancılığı elimizden aldınız suyumuzu kestiniz. O zaman buradan yatağımızı yorganımızı alıp kendimize başka bir yaşam yeri bulmamız gerekecek. Elimizden bu dağlar alınırsa, bu güzel dağlar yok edilirse, bu tabiat burada bozulursa ne olacak? Tonlarca dinamit patlatacaklar burada. Bizim köyümüze taş yağacak. Biz yaşlandık ama gençlerimiz ne olacak? Belki bir asırda bitmeyecek bunlar” İfadelerini kullandı. 
Köy halkından 8 yaşındaki Enes Bilir ise, “Köyümüzde taş ocağı istemiyoruz, geleceğimizi mahvetmenize müsaade etmiyoruz” dedi.

Reklam

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Manşet Haberler

Çok okunanlar
sanalbasin.com üyesidir