
Bolu’nun ticari geleceğine dair önemli konulara değinen Alemdar, kentin artık “tek bacaklı kalkınma anlayışını” terk ederek sanayi, tarım, turizm ve eğitimi kapsayan dört ayaklı bir model benimsediğini söyledi.
“Bolu’yu yeniden denize kavuşturacağız”
Alemdar, Bolu’nun mevcut coğrafi sıkışmışlığını aşmak için akılcı lojistik yatırımlarına ihtiyaç olduğunu vurguladı.
“Kuzey Marmara Otoyolu Beypazarı üzerinden devam edecek. Bu durum Bolu’nun popülaritesini azaltabilir. Biz Karadeniz’i Van ve Akdeniz’e bağlayan tüneller gibi projelerle Bolu’yu Karadeniz’e ulaştıracak bir yol istiyoruz. Zonguldak Alaplı ile tüneller üzerinden bağlantı kurulmalı. Böylece Bolu yeniden denize kavuşacak.”
Alemdar, Eskişehir bağlantısının da büyük önem taşıdığını belirterek, “Bolu-Eskişehir arası 3,5 saat sürüyor. Oysa 120 kilometrelik duble yol yapılırsa bu süre 1 saate iner. Aynı şekilde Alaplı’ya yarım saatte ulaşmak mümkün olur. Bu bağlantılarla Akdeniz’e iniş süresi de 4-5 saate düşebilir.” dedi.
Lojistikte Tren ve Hızlı Tren Hamlesi
BTSO Başkanı, organize sanayi bölgelerini birbirine bağlayacak tren hattı projeleri üzerinde çalıştıklarını belirtti:
“Bolu 1. OSB, 2. OSB, Yeniçağa, Dörtdivan ve Gerede OSB’lerini kapsayacak bir tren hattının, Bolu’dan 95 kilometre uzaklıktaki İsmetpaşa İstasyonu’na bağlanmasını istiyoruz. Böylece Ortadoğu ve Çin’e kadar ulaşım hedefliyoruz.”
Alemdar ayrıca hızlı tren konusunun da Bolu’nun geleceği açısından kritik olduğunu ifade etti:
“Düzce Üniversitesi’nin araştırmasına göre hızlı trenin Bolu üzerinden geçmesi, yatırımın geri dönüşü açısından çok daha avantajlı. 5 milyar dolarlık yatırım 15 yılda kendini amorti edebilir. Bu proje hayata geçerse Bolu eğitimde, sanayide ve turizmde Eskişehir gibi sıçrama yapar.”
“Bolu’ya özgü bir turizm kimliği oluşturmalıyız”
Turizmde de yeni bir vizyona ihtiyaç duyulduğunu belirten Alemdar, “Bir turist Bolu’da çektiği fotoğrafta yazıya gerek kalmadan nerede olduğunu anlayabiliyorsa, işte o gün Bolu’ya turizm kimliği kazandırmışız demektir.” dedi.
Bolu’nun sadece doğa turizmine değil, mimari ve mekânsal kimliğiyle de fark yaratması gerektiğini belirterek, “Turizm yapılarımıza kimlik kazandırmalı, geçmişteki yapıları dönüştürmeliyiz.” ifadelerini kullandı.
Yeşil OSB ve Yeni Sanayi Hamlesi
Sanayileşmenin turizmi engellemeden ilerlemesi gerektiğini vurgulayan Alemdar, 210 hektarlık alanda planlanan 2. Organize Sanayi Bölgesi (OSB) hakkında da bilgi verdi:
“Bakanlıktan ön onay alındı. Tüm hazırlıklar tamamlandı. Yeni OSB’yi bütünüyle yeşil bir sanayi bölgesi olarak planlıyoruz. İçinde eğitim kurumları, sosyal alanlar, restoranlar ve otel bulunacak.”
Mevcut OSB’lerin de büyüdüğünü hatırlatan Alemdar, Yeniçağa OSB’de altyapı ihalesinin tamamlandığını, 28 firmaya yer tahsisi yapıldığını ve 2026 başında fabrikaların yükselmeye başlayacağını açıkladı.
Tarım ve Hayvancılığa Özel Bölgeler
Alemdar, beyaz et sektöründe Bolu’nun Türkiye üretiminin yüzde 35’ini karşıladığını belirterek Mudurnu’da Besi OSB, Seben’de ise Tarım İhtisas OSB kurulacağını duyurdu:
“Seben’de 90 derece sıcak suyumuz var. Bu kaynaklarla ısıtma sorunu olmadan kapalı devre topraksız sera üretimi yapılabilir. Projenin fizibilitesi hazır.”
“Eğitim ve yerel yönetimler kalkınmanın anahtarı”
İzzet Baysal Üniversitesi’nin Bolu için büyük bir değer olduğunu vurgulayan Alemdar, ikinci bir üniversite veya teknik üniversite fikrinin de gündemde olduğunu söyledi.
“Şehirlerin gelişmesinde müşterek akıl önemli. Üniversite, STK ve kamu kurumları arasında güçlü iş birliği kurmak istiyoruz.”
Alemdar ayrıca, yerel yönetimlerin kalkınmadaki rolüne dikkat çekti:
“Kaynaklarını vizyoner projelere yönlendiren belediyeler başarılı oluyor. Fuar alanı gibi yatırımlar için belediye ile iş birliği içindeyiz.”
“Rekabet edemeyen sektörler ayakta kalamaz”
Küresel üretim rekabetinde karbon ayak izine dikkat çeken Alemdar,
“Ürünlerin karbon ayak izini kontrol edemezseniz vergi uygulanacak. Bu durumda rekabet şansınız kalmaz. Rekabet yoksa sanayi ayakta kalamaz.” ifadelerini kullandı.
“Sanayi artık merkezlerde sürdürülebilir değil”
Türkiye’de sanayinin büyük şehirlerde yoğunlaşmasının sürdürülebilir olmadığını dile getiren Alemdar,
“İstanbul, Kocaeli, Manisa gibi merkezlerde artık su ve altyapı sıkıntısı yaşanıyor. Bu nedenle yatırımların Anadolu’nun iç bölgelerine yayılması gerekiyor. Biz de ilçelerimize yatırım çekmeye büyük önem veriyoruz.” dedi.
“Kalkınma dört ayaklı olmalı”
Son olarak Bolu’nun kalkınma vizyonunu özetleyen Alemdar,
“Turizm, sanayi, tarım ve eğitim… Bu dört unsurdan biri eksik olursa kalkınma da eksik olur. Birbirini destekleyen bir modelle yerelden ulusala yayılan bir büyüme hedefliyoruz.” diyerek sözlerini tamamladı.































