Yaman, İsrail’in kurulduğu 1948 yılından bu güne sürekli büyürken, Müslüman ülkelerin bunu sadece seyrettiğini söyledi. Müslümanların Kudüs’ü sahiplenmelerinin duygusal olarak güzel bir şey olduğunu, ancak fiiliyatta bir anlamı olmadığını savunan Yaman, şöyle dedi:
“Çünkü Kudüs, İsrail'in kontrolünde bir yer. Zannediliyor ki Kudüs Müslümanların elinde bir toprak parçası. Böyle bir şey yok. Şu anda İsrail burayı kontrol ediyor. Oradaki Mescid-i Aksa'ya girişi çıkışı, her şeyi kontrol ediyor, her şey onların elinde güvenlik ve idari anlamda. ‘Kudüs onurumuzdur, gururumuzdur’ gibi değerlendirmeler yapılıyor. Ben siyasi tarihçi olarak üzülüyorum gerçekten. Bu, toplumu da başka noktalara götürür. Yanlış algı uyandırır. Yapılması gereken şey aslında belli. Müslüman ülkeler kendi aralarındaki problemleri çözmeleri gerekiyor ve İsrail'e karşı blok halinde hareket etmeleri gerekiyor. Askeri güç kullanmak dahil, ne gerekiyorsa yaparsın ve bir sonuç alırsın. ABD elçiliğinin Kudüs’e taşınmasıyla ilgili Türkiye başta olmak üzere Müslüman ülkelerde bir sürü protesto yapıldı, genel kurul topladılar, sonuç? Ondan sonra Guetemala açtı, Paraguay yine açtı, bunun devamı gelecektir. Yakında bakmışsınız Çek Cumhuriyeti de açmış olabilir. İsrail ile bu politikalarla mücadele etmek mümkün değil.”
Mavi Marmara olayına da değinen Yaman, “Gemi oraya gideceği zaman İsrail'in bu şekilde müdahale edeceği belliydi. Oradaki insanları öldürecekleri belliydi. Çünkü İsrail o şekilde duruyor orada. Kan üzerine orada oturan bir devletten söz ediyoruz. Güç kullanarak, vahşice oradaki Filistin halkını öldürüyor. Mavi Marmara ile ilgili uluslararası mahkemeye gidildi. Ama sonra tazminatla anlaşıldı. Sen bir taraftan Filistin, Kudüs'ü dava haline getireceksin ve ondan sonra da İsrail ile tazminat şeklinde anlaşarak bu işi bitireceksin. Açıkcası Müslüman ülkelerin uyguladığı siyaseti pek anlayamıyorum. Geçen Tahran radyosundan aradılar, aynı konuyla ilgili. İran ve Türkiye'de Filistin çok önemli bir davadır. Fakat Mısır gibi, Suudi Arabistan gibi ülkeler burada insiyatif almadığı sürece sorun çözülmez. Yani Araplar bizi hep dışarıdan görüyorlar. Hariçten gazel okuyan, Ortadoğu'ya karışan, emperyalist, yayılmacı güçler olarak görüyorlar bizi. Onların algısı bu. Biz de ‘buraları biz kurtarabiliriz’ gibi konuşup duruyoruz fakat sonuç alamıyoruz. Tutarlı bir siyaset izlenmediği sürece sonuç alınamaz. Mavi Marmara olayında mahkeme sürecini sonlandırıp, sonra Kudüs olayına gelince ‘uluslararası mahkemede İsrail yargılansın’ şeklinde bir söylem bence hiç birbiriyle tutarlı değil. Daha doğrusu böyle bir politika ile İsrail'le mücadele etmenin imkanı yok. İran, Türkiye, Mısır, Suudi Arabistan hepsi bir araya gelerek askeri güç kullanmak dahil her türlü yönteme başvurması gerekir. O zaman ben inanıyorum, İsrail de geri adım atar, ABD de geri adım atar” dedi.
Yaman, “Burada büyük bir davadan söz ediyoruz. Yani bunu bir siyaset ötesi konu olarak görmek, sonuç alıcı birtakım önlemlere başvurmak gerekiyor. Bu da bir iki devletin yapacağı bir şey değil, hepsinin beraber hareket etmesi gereken bir durum” diye konuştu.
