HABER:Nursena Derin,Melek Çelebi
Bolu’da yaptığı yürüyüşe dair stant oluşturan ve Gazze katliamı için duyarlılık oluşturmak isteyen Moghadam, yaptığı basın açıklamasında, “Ben bu yola bireysel olarak başladım ama bireysel olarak devam etmek istemiyorum. Halkın desteğine ihtiyacım var” dedi.
“Hiçbir din ve kanun bu katliamlara izin vermiyor”
Tüm dünyadan destek istediğini belirten Moghadam, “Ben bu yola bireysel olarak başladım ama bireysel olarak devam etmek istemiyorum. Halkın desteğine ihtiyacım var. Sadece Türk halkının değil tüm dünya halklarının desteğine ihtiyacım var. Nasıl ki Sumud filosu belki Gazze’ye ulaşamadılar ama çok büyük iş yaptılar. Biz de karayolu ile bunu başarmak istiyoruz. Bu bayrak “March of Yunus” olarak gündeme geldi. Üstünde bir kız çocuğunun eline verilen bir bayrak var. Kız çocuğunun elindeki bu bayrak masumiyeti temsil ediyor. Oradaki felaket çocukların felaketi. Hiçbir din ve kanun bu katliamlara izin vermiyor. Nazilerin Yahudilere yaptığı soykırım hiçbir toplumda kabul görülmemişse, biz de bunu kabul etmiyoruz. Bu yola çıktığımda March of Yunus’un sloganı ‘Tarih, vicdan, sıradanlaşan kötülüğe dur demek” ifadesini kullandı.
“Umarım Ankara’da Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli ile görüşebilirim”
Bu yolda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın desteğine ihtiyacı olduğunu vurgulayan Nazenin Moghadam, “Türkiye’yi geçtikten sonra Beyrut, Şam yolunu izleyeceğim. İnşallah halktan da destek görürüm çünkü bu bireysel bir yol değil. Ben bireysel olarak gitsem ne olur gitmesem ne olur? Birlikte hareket etmek amacıyla yola çıktım. Bir farkındalık oluşturmak için. Ne yazık ki Müslüman ülkelerimizde bir duyarsızlık var. Avrupa ülkeleri bu konuda bizden daha duyarlı. Bu benim canımı çok acıtıyor. Birleşmiş Milletler de bu konuda çok sessiz. Yaptıkları hiçbir şey işe yaramıyor. Lahey’de Benjamin Netenyahu’ya tutuklama kararı çıkartıyorlar ama Amerika’da ayağının altına kırmızı halı açıyorlar. Ayrıca Müslüman ülkelerin liderleri de pek etkili olamıyor. Söylemlerle adımlar atılsa da bu zulme karşı etkili olunamıyor. Çünkü İsrail ile ticaretler devam ediyor ve İsrail’e karşı ambargo yapılmıyor. 1973’teki savaşta petrol ambargosu sayesinde İsrail durdurulmuştu. Ne yazık ki günümüzde böyle bir eylem veya yaptırım yok. Umarım bu hareket farkındalık yaratarak insanlarımızı bir araya getirir. 125 sene önce İsrail, Filistin Osmanlı’ya bağlıydı. Bugün İsrail’in yaptığı aslında Osmanlı toplumuna yapılan bir zulümdür. Osmanlı ülkesine ait çocuklara yapılan bir katliamdır. Bu katliama hiçbirimiz evet diyemeyiz ve bunu da sonuna kadar devam ettireceğiz. Bundan sonra Ankara’ya gideceğim. Ankara’dan sonra Konya, Mersin, Adana, Hatay diye devam edeceğim, Umarım Ankara’da Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli ile görüşebilirim. Bu yürüyüş için onlardan destek sağlamalarını umuyorum” şeklinde konuştu.
