Haber: Nursena Derin
Mehmet Yıldızhan için adalet istediklerini ifade eden Başkan Ali Yıldız, “Mehmet Yıldızhan Hocamız yoğun bakım ünitesinde yaşam mücadelesi verirken, ailesi ve bizler, kendisinden gelecek daha iyi haberleri umutla beklemekteyiz” dedi.
“Hocamızın sağlık durumu kritik”
Mehmet Yıldızhan’ın sağlık durumunun kritik olduğunu açıklayan Yıldız, “Bolu'nun Mengen ilçesi İlyaslar Köyü Camii İmamı Mehmet Yıldızhan hocamızın yatsı namazı sonrası evine giderken maruz kaldığı silahlı saldırıya ilişkin kamuoyunu derin bir üzüntü ve endişeyle bilgilendirme zorunluluğu doğmuştur. Değerli hocamızın sağlık durumu kritik seyrini sürdürürken, saldırının faillerinin tutuksuz yargılanma kararı kamu vicdanını derinden yaralamıştır. Derin bir teessürle belirtmek isteriz ki, İmam Mehmet Yıldızhan'ın hayati tehlikesi halen devam etmektedir. Saldırı neticesinde mide, bağırsak ve böbreğinde ağır ve kritik hasarlar oluşmuştur. Bugüne dek geçirdiği iki başarılı ancak zorlu operasyona rağmen, vücudundaki mermilerden biri yüksek risk taşıması sebebiyle çıkarılamamış durumdadır. Midesindeki mermi için planlanan üçüncü operasyon, mevcut sağlık tablosunun elvermemesi nedeniyle gerçekleştirilememektedir. Daha endişe verici gelişme ise, hekimlerden 20 Eylül 2025 akşamı itibarıyla edinilen son bilgilere göre, ağır yaralının böbrek fonksiyonlarında yeniden ciddi bir kötüleşme başlamasıdır. Tıbbi ekip, sol böbreği için yapılması zorunlu olan operasyonun, Yıldızhan'ın böbreğini veya daha da kötüsü hayatını kaybetme riski taşıdığını bildirmiştir. Planlanan böbrek operasyonu, bu kritik tablo nedeniyle ertelenmiştir. Mehmet Yıldızhan Hocamız yoğun bakım ünitesinde yaşam mücadelesi verirken, ailesi ve bizler, kendisinden gelecek daha iyi haberleri umutla beklemekteyiz. Yoğun bakımda hayati risk altında alınan ifadesiyle olayın maddi gerçekliği netleşmiştir” şeklinde konuştu.
“Saldırı kasten yapıldı”
Yıldızhan’ın silahla vurulmasının kasten olduğunu düşündüklerini belirten Yıldız, konuşmasına şu şekilde devam etti; “Mehmet Yıldızhan Hocamızın ifadesi ve mevcut deliller, saldırının taksir değil, kasten gerçekleştirildiği yönündeki kuvvetli şüpheleri teyit etmektedir. Olay mahalli, köyün merkezi sayılacak bir konumda, 5'ten fazla aydınlatma direğiyle çok iyi aydınlatılmaktadır. Üstelik failin eşi tarafından ateş edilmeden önce Hocamıza yüksek kuvvette bir fenerle ışık tutulmuştur. Mehmet Yıldızhan Hocamız failin köpekleri ve sürekli tüfekle ateş etmesi nedeniyle kendisini görünür ve duyulur kılmak için her gün camiden evine dönerken yüksek sesle Kur'an tilaveti yapmakta ve elindeki değneği yere sürterek ilerlemektedir. Fail, köyün yerlisi olup namaz ve cemaat çıkış saatlerini bilmektedir. Fail, 15-20 metre gibi kısa bir mesafeden kırsal bir alana doğru değil, direkt "yola" doğru ateş etmiştir. Tüm bu veriler, güçlü aydınlatma, fener ışığı, yüksek sesli Kur'an tilaveti ve değnek sesinin varlığı dikkate alındığında, failin görmeme veya duymama ihtimalinin bulunmadığını, eylemin İmam Yıldızhan’ın hayatına yönelik kasten işlenmiş bir eylem olduğu yönündeki kuvvetli şüpheleri ortaya koymaktadır.”
